Rize’nin Ardeşen ilçesinde 27 yaşındaki girişimci Burak Kurtoğlu, Karadeniz Bölgesi’nde teknolojinin gelişmediği yıllarda köylülerin doğal buzdolabı olarak kullanıp, yiyeceklerini sakladığı, tarihi ahşap serendilerini, konaklama odasına dönüştürdü.
İçerisini otel konforu olacak şekilde dizayn eden Kurtoğlu, talebin artmasıyla serendi sayısını 5’e çıkarttı. Kurtoğlu, “Bölgenin önemli kültürünü çok iyi şekilde sergileyen ve çürümeye yüz tutan 200 yıllık tarihi yapıları geri kazandık” dedi.
SERENDİ SAYISI 5’E ÇIKTI
DHA’nın haberine göre Ardeşen ilçesinde Ayder Yaylası yolunda Fırtına Vadisi’nde ailesiyle yaşayan girişimci Burak Kurtoğlu, Karadeniz Bölgesi’nde yerel mimarin önemli parçası olan, teknolojinin gelişmediği yıllarda köylülerin doğal buzdolabı olarak kullanıp, tahıllarını ve yiyeceklerini sakladığı, alt kısmına da kışlık odununu depoladığı tarihi ata yadigarı ahşap serendilerini, konaklama odasına dönüştürme kararı aldı. Karar sonrası babası Recep Kurtoğlu ile kolları sıvayan genç girişimci, bölgede ‘serender’ olarak da adlandırılan, ahşap yapılarının içini otel odası konforunda dizayn etti. Talebin artması üzerine aile, çevreden atıl halde satın aldığı başka serendileri de arazilerine taşıdı. Aile sayısını 5’e çıkarıp, içlerini restore ettirdiği tarihi yapıların içini 2 kat bölerek arazilerinde toplam 30 kişinin konaklayabileceği bir tesis inşa etti. Bölgede ‘doğal kiler’ benzetmesi de yapılan otel serendiler, turistlerin de ilgi odağı oluyor.
‘TARİHİ YAPILARI GERİ KAZANDIK’
Teknolojiye yenik düşen yaklaşık 200 yıllık serendileri, dönüşümle geri kazandıklarını belirten Burak Kurtoğlu “Bu serendiler geçmişte buzdolabı olarak kullanılmaktaydı. Bizde Rize’nin farklı köylerinden satın aldığımız 5 serendimiz daha var. Bu serendilerin eski sahipleri bunları kırıp, yakacak odun yapacakken biz bunları satın aldık. Parça parça bu bölgeye taşıdık. Burada doğallığını bozmadan yeniden kurduk. İçerisini otel hizmeti verecek şekilde dizayn ettik. Toplam 30 kişiye hizmet verebiliyoruz. Bölgenin önemli kültürünü çok iyi şekilde sergileyen ve çürümeye yüz tutan 200 yıllık tarihi yapıları, geri kazandık” diye konuştu
‘KORUMA ALTINA ALMAYA ÇALIŞTIK’
Emekli çiftçi baba Recep Kurtoğlu da “Evler önceden ahşap olduğu için her türlü böcek, fare gibi haşereler evlere girebildiği için bütün yiyecekler bu ahşap serendilerde saklanıyordu. Betonarme yapılara geçince ve teknoloji de gelişince bunların bir ihtiyacı kalmadı. Ben tarihi eserleri zaten çok seviyorum. Aslında bunlar konaklama için yapılmadı. ‘Çürüyüp gitmesin’ diye koruma altına almaya çalıştık. Talep olunca da otele dönüştürüp, ortaya böyle bir şey çıktı” ifadelerini kullandı.
(HABER MERKEZİ)